İş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli olacaklar önce bakanlığın yetkilendirdikleri eğitim kurumlarında eğitimlerini tamamladıktan sonra, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, Milli Eğitim Bakanlığı’na yaptırdığı sınava girerek yüz üzerinden yetmiş puan alıp belgelerine kavuşuyorlar.

Her sınav sonrası soruların yanlış olduğu itirazları yükseliyor. Bakanlık itirazları inceliyor bir kısım soruları iptal ediyor, itiraza konu edilen bir bölüm soru da Danıştay yolu ile iptal ediliyor. İptal edilen sorular doğru kabul edildiğinden sınava giren kursiyerler bundan yararlanıyorlar.

C sınıfı iş güvenliği uzmanlığı sınavında iptal edilen 7, şıkkı değiştirilen 2 soru, B sınavı sorularında 2 iptal bir şık değişikliği, A sınıfı sınavında 22 soru bakanlık tarafından iptal edildi.

Bu rekor iptallere karşın Türkiye başarı ortalamasının yüzde 17 olduğu iddia ediliyor. Artık eğitim kurumları, bakanlık ve kursiyerler bu sonuçtan gerekli dersleri çıkarmalılar.

Bakanlık eğitim müfredatını ve öğretilmesini istediği konuları eğitim kurumlarına ve Milli Eğitim Bakanlığı’na vermeli ve soruların nerelerden geleceğinin kursiyerler tarafından bilinmesini sağlamalı.

Uzmanlığın nitelikli bir teknik eğitim ve deneyim gerektirdiğini, bu nedenle kurslara kayıt olmak için mühendis ve teknik elemanlarına bir işyerinde fiilen çalışmış olma şartı getirilmelidir. 5 günlük pratik eğitim yani naylon staj kaldırılmalıdır.

Bakanlık tarafından kurs ücretlerinin taban fiyatları belirlenmeli eksik fatura kesilerek haksız rekabet yapmaları önlenmeli. Devletin vergi kaybı bu denetim sonucu önlenmiş olur. İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri’nin de taban saat ücretleri belirlenmelidir. OSGB’lerin bine, eğitim kurumlarının 250’ye yaklaştığı bu günlerde kalitenin yükseltilmesi bu yolla sağlanmış olur.

Sağlık Bakanlığı ilk yardım eğitimlerinin taban ücretlerini iller olarak açıklamakta ve fatura denetimi, yapmaktadır. TMMOB’un yıllardır üyelerinin hizmetlerinin taban ücretlerini yayımlayarak mümkün olduğunca denetlemeye çalıştığını biliyoruz. Serbest rekabet arkasına sığınmadan kamu hizmeti olan eğitim hizmetinin daha sıkı denetlenmesi kaliteyi ve başarıyı artıracaktır.

Eğitim kurumları yaptıkları hizmetin bir kamu görevi olduğunu, çok para kazanılacak bir iş olmadığını anlamalılar. Kanun ve yönetmeliklere uygun çalışmalarının, uzun vadede kendilerine de yarar sağlayacağını görmeliler.

Kursiyerler hap soru peşinde koşmadan İSG Mevzuatı’nı tam ve eksiksiz öğrenmek gerektiğini düşünmeliler. Aldıkları belgeleri kiraya vermeği, emek vermeden işini hakkı ile yapmaları halinde bundan zarar göreceklerini anlamaları gerekir.

Hap soru peşine düşenlerin son sınavda hapı yuttukları görülüyor.

 

Mesut TORAMAN
A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı

İSGDEM ve OSGBMED
Yönetim Kurulu Başkanı

Yorumlar