5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 83’üncü maddesine göre belirlenen kısa vadeli sigorta kolları prim tarifesi dikkate alınarak, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü’nün başkanlığında ilgili taraflarca oluşturulan komisyonun görüşleri doğrultusunda bakanlıkça tehlike sınıfları tebliği 26 Aralık 2012’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti.

A sınıfı iş güvenliği uzmanı bulmakta zorlanan boyahaneler gibi bazı işyerleri çok tehlikeli sınıfta yer almalarından dolayı, ikinci bir tehlike sınıfları tebliği 29 Mart 2013 de yayımlandı. Çok tehlikeli sınıfta yer alan bu işverenlerin sorunu kısmen çözülmüş oldu.

6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre tehlike sınıfının tespitinde bir işyerinde yürütülen asıl iş dikkate alınarak tespit ediliyor. O işyerinde çok tehlikeli bir iş yapılıyorsa o işyerinin çok tehlikeli iş sayılmasının daha doğru olacağı kanaatindeyim. İlk tehlike sınıfları tebliğinde de durum böyleydi.

Son olarak 18 Nisan 2014 günü Resmi Gazete’de yayımlanan tehlike sınıfları tebliğinin ne maksatla yayımlandığını takip edemedim. Mutlaka bu değişikliğin de bir nedeni vardır. Sorgulamak gerekir.

Mevzuatta yapılan her değişikliğin bir ihtiyaçtan doğduğunu üniversitedeki hukuk hocam söylemişti. Sık, sık İSG Mevzuatı’nda değişiklik yapılmasının da yaşanan sıkıntılardan ve ihtiyaçlardan kaynaklandığını söyleyebiliriz.

Ancak yapılan değişiklikler çalışanların mı işverenlerin mi taleplerine göre yapıldığına bakmak gerekir.

90 bin iş güvenliği uzmanının arasına 24 Mayıs 2014 tarihinde yapılacak sınavla, 30 bin iş güvenliği uzmanı daha katılacak. Sahada çalışan uzmanlar, çalışma sürelerinin artırılmasını beklerken sürelerinin düşürülmesi, hizmet kalitesini düşürdüğü gibi uzmanlığın evrak üzerinde yapılan bir iş olarak algılanmasına yol açtı. İlk Yönetmelikte, Ortak Sağlık Güvenlik Birimini, A sınıfı İş Güvenliği Uzmanı veya İşyeri Hekimleri kurabiliyordu. Şimdi bu işte kar var diyen herkes kurabiliyor. Etik ve yasal kural tanımayan bir kısım OSGB’ler bu nedenle sistemi çökertmeye başladılar.

Bakanlık, 30 Nisan günü Ankara’da OSGB ve Eğitim Kurumları sahiplerini bir araya getirecek. Bu tür toplantıların yapılması ve aktörlerin dinlenilmesini olumlu bir gelişme olarak görüyorum.

Sahada çalışan iş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimlerinin kurdukları dernekler aylardır İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü’nden randevu bekliyorlar, onların da dinlenmesi gerekir.

On yıldır üzerinde bir türlü uzlaşmaya varılamayan, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimlerinin kimlerden olacağı, görev ve sorumlulukları ile İSG Hizmeti’ni verecek olan OSGB’ler konusunda yeni bir düzenleme bekleniyor.

Ücretini işverenden alan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekiminin önerilerini makul sürede işverenin yerine getirilmemesi halinde durumu Çalışma ve İş Kurumu il Müdürlüğü’ne bildirmesini nasıl bekleyeceğiz.

İSG Hizmetlerini yürütecek olan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimleri ücretlerini Bakanlıkta oluşturulacak bir fondan alamazlar mı?

Umarım bu sefer, iş sağlığı ve güvenliği alanı piyasanın vahşi rekabetine terk edilmez.

Mesut TORAMAN
A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı

İSGDEM ve OSGBMED
Yönetim Kurulu Başkanı

Yorumlar